Ergenlik Dönemi
Büyüyen Beden Karışan DuygularErgenlik, çocukluktan yetişkinliğe geçişteki en fırtınalı dönemlerden biridir. Beden hızla değişir, duygular yoğunlaşır ve kimlik arayışı başlar. Bu süreçte gençler, hem kendilerini tanımaya hem de dünyada yer edinmeye çalışırlar. Doğal olarak bu arayış birçok zorluk ve çatışmayı beraberinde getirir. En sık karşılaşılan sorunlardan biri kimlik karmaşasıdır. “Ben kimim, ne istiyorum, nasıl biri olmalıyım?” soruları gençlerin zihnini meşgul eder. Bu sorular bazen aileyle çatışmalara, bazen de arkadaş gruplarına aşırı bağlılığa yol açabilir. Bir diğer zorluk, duygusal dalgalanmalardır. Hormonal değişimlerle birlikte öfke, kaygı ya da hüzün daha yoğun yaşanabilir. Ergenler bu duyguları nasıl ifade edeceklerini öğrenirken, çevrelerinden anlayış ve sabır beklerler.
Akademik baskılar da ergenlikte önemli bir stres kaynağıdır. Gelecek kaygısı, sınavlar ve başarı beklentisi, gençlerde yetersizlik duygusunu tetikleyebilir. Bu noktada ailelerin destekleyici ve teşvik edici bir tutum sergilemesi, eleştiriden çok rehberlik sunması önemlidir. Ayrıca, arkadaşlık ilişkileri ergenler için hayati bir rol oynar. Kabul görmek, dışlanmamak ya da sevilmek gençler için büyük anlam taşır. Sosyal medya da bu süreci hem kolaylaştırabilir hem zorlaştırabilir.
Ergenlik dönemi sorunlarını “sorun” olarak değil, büyümenin doğal parçaları olarak görmek gerekir. Gençlere güven vermek, onları dinlemek ve kendi yollarını bulmalarına alan tanımak, bu süreci daha sağlıklı kılar.
Unutmayalım, ergenlik bir fırtına gibi görünse de aslında genç bir ağacın kök salma çabasıdır. Sağlam kökler için ihtiyaçları olan şey ise anlayış, sabır ve sevgiyle sulanmaktır.
Ahmet Vefa Çetin
Klinik Psikolog Yayın Tarihi:
Meryem Zeynep Çetin